Güneşli özgür zirvelerde yaşadım ben,
ama şimdi evladını soğuk vadilere hapsettin, ey yurdum!
Gölgelerin arasında ikindi güneşinin
uzak parıltısı da teselli etmiyor artık.
Yalçın kayaların doruklarında, işte uzaklarda gökyüzü!
Ben ise mezar gibi taşların ıssızlığında yaşıyorum!
Dilsiz mi olayın ben de! Neyin şiirini yazayım bugün?
Söyle! Ölümün mü? Kimi ilgilendiriyor?
Hayatın hesabını kim soracak senden?
Ya işte yarım kalan bu şiirimin?
Ama ant olsun ki, tek bir “ah” düşmeyecek dudaklarımdan,
Ne bir mezarım olacak, ne vadilerin kucağında bir ninni tesellisi!
Rüzgar dağıtıp atacak, ama yine de bugün değilse yarın
biliyorum sarp kayalıklarda yankılanacak şarkım!
Anlayacak beni büyüyen yeni kuşakların,
çünkü ben onlara sesleniyorum.
10. Ocak 1939
ç: td