Bugün İsviçre Arnavutluk’a karşı galip geldi.
Futbolun kuralıdır, sahada iki takımdan aynı anda toplam 22 kişi olur, ama bugün sahada çok daha fazla Arnavut vardı
Futbolun artık bir de bu ilginç yüzü var.
Önce Yugoslavya’nın sonra da Sırbistan’ın parçalanması nedeniyle Kosovalılar (ki çoğunluk Arnavut) Avrupa’ya dağılınca, önemli bir kısmı İsviçre’ye yerleşti ve onların çocukları da futbolu sevince garip bir durum doğdu:
Bugün oynanan İsviçre-Arnavutluk maçında, İsviçre takımında 6 Arnavut asıllı futbolcu yer aldı.
Ama Arnavutluk takımında da İsviçre’de doğup büyüyen ve İsviçre’de yaşayan tam 9 Arnavut oyuncu vardı!
Yani bugün iki ayrı milli takımın % 80’i Arnavutlardan oluşuyordu.
Aslında Avrupa Şampiyonası, elbette ulusal takımlar düzeyinde sürüyor.
Ama ulusal demek etnik demek değil.
Bunu anlayamayan her ulusun ırkçıları fırsat bu fırsat deyip diğer ulusları aşağılama afyonuyla kendilerini yüceltme sahte sarhoşluğunu yaşıyorlar.
Taraftarların sokak kavgaları bugün de devam etti.
Oysa ırkçılığın artık ne kadar çağdışı olduğunu en güzel takımların etnik karmaşası gösteriyor.
İsveç takımın en iyisi kim?
Tartışmasız İbra, yani Zlatan Ibrahimovic, Boşnak Hırvat kökenli, ama İsveçli!
Bizim Alman Mesut Özil gibi. O Almanya formasıyla oynuyor.
Ama Almanya’da doğma büyüme Hakan Çalhanoğlu ise bizde oynuyor
Fransızların yarısı siyahî.
İngiliz takımı da etnik olarak hepten karışık.
Ama daha ilginci de var, mesela, Alman oyuncu Boateng.
Annesi Alman babası Ganalı.
İki kardeşler, biri Jérôme Agyenim Boateng, Alman milli takımında oynuyor.
Diğeri Kevin – Prince Boateng ise Gana milli takımını tercih etmiş.
Artık pek çok şeyi kişisel tercihler belirliyor.
Futbolcunun nerede, hangi takımda oynamasına karar veren etken damarda akan kan değil.
Futbol bir oyun, ama daha da önemlisi artık bir şov
Eurovizyon gibi veya bir Hollywood filmi gibi geriye yaslanıp tadını çıkarmak gerek.
Tabi Roma imparatorlarının halka iki şey lazım: “Panem et circenses” “ekmek ve sirk” deyişini de unutmadan.
Tarık Demirkan
11.06.2016