Esintiler

“Gençliğime doyamadım, ben bu yerde yaşayamadım”

ukraine-second-rehearsal-2016

 

Uzun gece mavisi kıyafetiyle karanlığın içinden çıkıp şarkısını söylemeye başladığında aslında dile getirdiği elbette sadece 250 bin Kırım Tatarının acısı değildi.

 

“Yabancılar geldiğinde

Evlerinize gelecekler

Hepinizi öldürecekler

Ve diyecekler ki,

Biz suçlu değiliz

Suçlu değiliz”

 

Tanrım, ne kadar tanıdık bir sahne!

Dünyanın dört bir köşesinde, yaşanan dehşet ne kadar birbirine benziyor!

Coğrafyanın ya da zamanın ne önemi var?

Cemile kuşaktan kuşağa damıtılarak aktarılan acıların Euorvision şarkı yarışması sahnesinde hesabını soruyor!

 

“Aklınız nerede?

İnsanlık ağlıyor

Tanrı olduğunuzu sanıyorsunuz

Ama herkes bir gün ölür

Ruhumu geri almayın

Ruhlarımızı”

 

Derinden gelen hüzünlü sesi, İngilizceden, doğduğu büyüdüğü topraklardan hoyratça sökülüp bilmediği yerlere sürülen büyükannesinin konuştuğu dile döndüğünde geri planda altın sarısı alevler içinde, Kırım Türkçesiyle haykırıyor:

 

“Gençliğime doyamadım

Ben bu yerde yaşayamadım

Gençliğime doyamadım

Ben bu yerde yaşayamadım”

 

Ekran başındaki yüz milyonlar, Türkçe bilmese de, eminim söylediklerini anlıyorlar! Stalin döneminde Nazilerle işbirliği yaptıkları iddiasıyla Kırım’dan Orta Asya’ya sürülen 250 bin Kırım Tatarından yarısı yollarda hayatını kaybetmişti!

 

Hayatta kalanların çocuklarından Cemile, intikam istemiyor!

O barış ve sevgi diyor:

 

“Bir gelecek inşa edebiliriz

İnsanların yaşamak ve sevmek

İçin özgür oldukları yerde

En mutlu zaman bu”

 

Ve insanlığa sesleniyor. Sadece kırım Tatarları adına değil elbette!

Tüm mazlum halkların, siyasette güçlü olanın acımasızca ezdiği masum insanların adına konuşarak hepimize sesleniyor:

 

Kalbiniz nerede?

İnsanlık, ayağa kalk”

 

Ve sonra da kendini tanrı sanan diktatörlere

 

“Tanrı olduğunuzu sanıyorsunuz

Ama herkes bir gün ölür

Ruhumu geri almayın

Ruhlarımızı”

 

 

Cemile “Bu şarkıya kendimi özgürleştirmek, büyük-büyükannemin ve mezarı olmayan kızının, bir resimleri bile olmayan binlerce Kırım Tatarının anısını içimden salabilmek için ihtiyacım vardı” diyor.

 

“Gençliğime doyamadım

Ben bu yerde yaşayamadım

Gençliğime doyamadım

Ben bu yerde yaşayamadım

 

Vatanıma doyamadım.”

 

Türkçe bir çığlığa benzeyen “Vatanıma doyamadım” mısrasıyla şarkının sonuna geldiğinde Cemile tarihteki çok acılı bir sayfayı kapatabilmek için belki de yapılabilecek en güzel şeyi yapmış olmanın huzuruyla özgürlüğü yüreğinde hissediyor.

 

Kırım’daki Tatarlar,

Orta Avrupa’daki Almanlar, Macarlar,

Balkanlardaki Türkler,

Anadolu’daki Ermeniler,

Kürtler,

Rumlar!

Yahudiler,

Filistinliler,

Bosnalılar,

Azeriler…

 

Bildiğimiz bilmediğimiz tüm azınlıklar,

Acılar içinde yerinden yurdundan sökülüp atılan tüm insanlar adına,

Cemile’nin şarkısı hiçbir acının asla sonsuza kadar devam etmeyeceğini gösteriyor.

Gözyaşları içinde ümit aşılıyor herkese!

Unutmayın, o finalde yüz milyonlar Cemile’yi ve onun Büyükannesini andılar.

Onlar hatırlandı, o masum insanları yerinden söküp sürenler değil!

Tarih o masumları hatırlayacak

 

“Tanrı olduğunuzu sanıyorsunuz

Ama herkes bir gün ölür”

 

Siz lanetliler, siz hatırlanmayacaksınız!

Ve sizin tarihteki cezanız da bu olacak! Silinip tiksinilen bir mendil gibi adınız ve anınız layık olduğu  yere atılacak!

 

Tarık Demirkan

16 Mayıs 2016

 

 

 

 

 

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s