CHP “Büyük Uzlaşı Toplantısı” adı altında kendi “Akil Adamlarını” bir araya getirmiş.

Tanınmış ve toplumsal saygınlığa sahip isimler.

Muhalefet lideriyle el sıkışırken boy boy resimleri yayımlandı

Bir zamanlar AKP’nin de “Akil Adamları” vardı.

“Yetmez ama, Evet!” sloganıyla tarihe geçtiler hani.

Hepsi tek tek bakıldığında, yetenekli, aklı başında ve değerli insanlardı.

Ama tarihin belli bir anında, belli bir politikanın güdümünde meydanlara salıverildiklerinde maalesef AKP’nin beşinci kolu muamelesi gördüler.

Hem kendilerine zarar verdiler ve hem de ülkede olası ve gerçek bir uzlaşmanın önünü kestiler.

Böylece “Akil Adamlar” pek de akıllı olmadıklarını kanıtladılar.

Neden mi?

Hükümet her konuda yapacaklarını belirlemişti zaten.

Yapılmak istenen belirlenmişse, “Akil Adam’ın” aklına ne ihtiyaç vardı?

Hükümetin istediğini çıkıp sadece halka anlatmak uzlaşma adına ne derece akıllı işti?

Uzlaşma “sence doğru ne?” sorusuyla başlardı. Bu soruyu sormadan “doğru işte budur!” hükmünü veren, Akil Adam da olsa bir itibar görmezdi.

Parçalara ayrılmış ve cephelere bölünmüş Türkiye’de herkesin “doğrusu” farklıydı çünkü.

Beklendiği gibi de oldu, Türkiye toplumunun AKP taraftarı dışındaki kesimi, anlattıklarını dinlemek bile istemedi.

Bu noktaya geldikten sonra da, hani derler ya, ağızlarıyla kuş tutsalar nafileydi. AKP’nin borazanları olarak damgalandılar ve iş bitti.

Sonuçta “Akil Adam” olacaklarına bir projenin pazarlamacısı oldular!

CHP’nin önayak olduğu “Büyük Uzlaşı” toplantısında bir araya gelenlerin kaderinin de aynı olacağını düşünüyorum.

Siyasi kutuplaşmanın bu boyuta vardığı toplumlarda, her partinin, kendi “Akil Adamlarını” toplaması nafile bir çaba.

Akil Adamlar siyasi üniformalarını ve apoletlerini çıkarıp bir araya gelebilmeliler.

Aklın yolu birse eğer, Akil Adamlar, tartışarak birlikte bu yolu bulmalılar.

Siyasetçilerden farklı olarak, karşı safta bile olsa “ötekiyle” uygarca konuşabildiklerini kanıtlamalılar.

Yani gerçek uzlaşmanın temelleri sivil forumlarda bir araya gelecek Akil Adamlarla sağlanabilir.

AKP’li, CHP’li, Kürt, İslamcı, Cumhuriyetçi demeden deneyimler, ünvanları ve isimleriyle, ülkenin geleceği için Uzlaşma Arayan Akıllı Adam sıfatıyla masaya oturmalılar.

Çünkü gözü olan artık görmeli.

Çünkü kulağı olan artık duymalı.

Türkiye için tehlike çanları meşum uğultularla çalıyor!

Çünkü bir şeylerin ipi bir yerlerde çekildi bile!

Sendika. org, 14 Haziran 2014